Günberi ve Günöte Durumları: Zamanın Dönüm Noktalarında İnsanlık Bir tarihçi olarak geçmişe her baktığımda, yalnızca olayların sıralandığı bir çizgi görmem; aynı zamanda bu çizginin içindeki kırılmaları, dönüşleri ve yeniden doğuşları hissederim. Günberi ve günöte durumları da tıpkı tarihin bu dönüşlü yolları gibidir. Her ikisi de zamanın, hareketin ve dengenin simgesidir. Ancak astronominin soğuk rakamlarından çok daha öteye geçip, insanlığın kendi iç döngüsünü de anlamamıza yardım ederler. Günberi Nedir? Yakınlığın Tarihsel Anlamı Günberi, astronomide Dünya’nın Güneş’e en yakın olduğu noktayı ifade eder. Her yıl Ocak ayının başlarında gerçekleşen bu olay, gezegenimizin eliptik yörüngesinin doğal bir sonucudur. Ancak bu kavram yalnızca bir…
Yorum BırakEvin Renkli Dünyası Yazılar
Gümüş Kon Nedir Diş? Zihinsel Dayanıklılığın ve Psikolojik Tamir Sürecinin Sembolik Anatomisi Bir psikolog olarak her zaman şu soruyla başlarım: İnsan zihni, tıpkı bir diş gibi onarılabilir mi? “Gümüş kon nedir diş?” sorusu, ilk bakışta teknik bir diş hekimliği terimi gibi görünse de, psikoloji açısından çok daha derin bir metaforu içinde barındırır. Çünkü gümüş kon, dişin kök kanalını doldurmak için kullanılan bir materyaldir; yani boşluğu doldurur, yapıyı yeniden bir arada tutar. Aynı süreç, insan zihninde de işler: travmalar, kırılmalar ve kayıplar sonrası içsel boşlukları doldurma çabası, tıpkı kök kanalına yerleştirilen bir gümüş kon gibi işler. Bu yazıda, “gümüş kon”u yalnızca…
Yorum BırakToplumsal Gözlemler Üzerinden: “CIGA” Ne Demek? Toplumu anlamak bazen istatistiklerle, bazen de sokakta duyulan tek bir kelimeyle mümkündür. Bir araştırmacı olarak halkın dilinde doğan her yeni ifade benim için küçük bir toplumsal laboratuvar gibidir. Çünkü kelimeler sadece iletişim araçları değil, aynı zamanda kültürel değerlerin taşıyıcılarıdır. Son zamanlarda gençlerin dilinde sıkça duyulan “CIGA” ifadesi de tam olarak böyle bir örnektir. Bu kelime, ilk bakışta argo veya şaka gibi dursa da, arkasında toplumsal normları, cinsiyet rollerini ve kültürel pratikleri yeniden yorumlayan bir zihniyetin izleri vardır. “CIGA” Ne Anlama Geliyor? Dilin Yeni Toplumsal Yüzü “CIGA”, halk arasında genellikle “cesur, meydan okuyan, lafını esirgemeyen”…
Yorum BırakKaotik Şehir Ne Demek? Bilimin Merceğinden Karmaşık Kentlerin Dili Şehirlerin ruhu var mıdır? Belki de bu soruya verilecek en bilimsel yanıt, onların karmaşık ve dinamik yapılarının bir canlı organizmayı andırdığını kabul etmekle başlar. Bugün sizlerle “kaotik şehir” kavramını keşfe çıkacağız. Kulağa fütüristik veya şiirsel gelebilir, ama aslında bu terim şehirlerin nasıl büyüdüğünü, değiştiğini ve bazen tahmin edilemez bir hâle geldiğini anlamamız için güçlü bir bilimsel mercek sunuyor. Kaotik Şehir Nedir? Karmaşık Dinamiklerin Kent Hâli “Kaotik şehir” ifadesi, şehirlerin belirli bir düzenden çıkıp tamamen düzensiz hâle gelmesi anlamına gelmez. Aksine, bilimsel olarak “kaos” kelimesi burada öngörülemez ama içsel bir düzen barındıran…
Yorum BırakAltın Çileğin Diğer Adı Nedir? — Öğrenmenin Dönüştürücü Serüveni Bir Eğitimcinin Gözünden: Öğrenmek, Dönüşmektir Öğrenmek yalnızca bilgi edinmek değildir; öğrenmek, insanın kendini yeniden biçimlendirmesidir. Altın çilek gibi, ilk bakışta sıradan bir meyve görünen şeyin içinde gizli bir zenginlik vardır. Bu meyvenin “diğer adı nedir?” diye sormak, aslında sadece bir bilgi arayışı değildir; bilginin anlamını, kültürel bağlamını ve bireyin öğrenme sürecindeki dönüşümünü sorgulamaktır. Eğitimciler bilir ki, her soru yeni bir kapıdır. “Altın çileğin diğer adı nedir?” sorusu da bize yalnızca bir botanik bilgisi sunmaz; aynı zamanda öğrenmenin doğasını, merakın gücünü ve bilginin toplumsal işlevini hatırlatır. Altın Çileğin Diğer Adı: Physalis ve…
Yorum BırakKant Pozitivist mi? Felsefenin Kalbinde Bir Yolculuk Felsefeye ilgi duyan herkesin yolunun bir gün Immanuel Kant’tan geçtiği söylenir. Çünkü onun düşünceleri, yalnızca 18. yüzyılın değil, bugünün de dünyasını anlamamıza rehberlik eder. Ben de bir zamanlar “Kant pozitivist mi?” sorusunu ilk kez duyduğumda aynı meraka kapıldım. Modern bilimin yükselişiyle şekillenen pozitivizmin izlerini onun düşüncelerinde bulabilir miyiz? Yoksa Kant, bambaşka bir düşünce yolculuğunun öncüsü müydü? Gelin bu sorunun peşinden birlikte yürüyelim. Pozitivizm Nedir? Kısa Bir Hatırlatma Pozitivizm, 19. yüzyılda özellikle Auguste Comte tarafından sistematik hale getirilen bir düşünce akımıdır. Temel iddiası şudur: “Gerçek bilgi yalnızca gözlem ve deneyle elde edilir.” Yani metafizik…
Yorum BırakÖğrenmenin Sessiz İzleri: WhatsApp’ta “Son Görülme Bilgisi Aynı” Ne Demek? Bir eğitimci için öğrenme, yalnızca sınıflarda değil, hayatın her anında sürer. İnsan, gözlemleyerek, sorgulayarak, deneyimleyerek öğrenir. WhatsApp’ta “Son görülme bilgisi aynı” ifadesi ilk bakışta teknik bir durum gibi görünse de, aslında dijital çağın öğrenme, iletişim ve farkındalık biçimlerini anlamak için zengin bir pedagojik metafor sunar. Tıpkı bir öğrencinin öğrenme sürecinde gösterdiği gelişimin izlenmesi gibi, WhatsApp’ta “son görülme” bilgisi de dijital etkileşimimizin görünür yüzünü temsil eder. Ancak bu bilginin “aynı kalması”, bazen öğrenmenin, bazen iletişimin durduğu bir anı simgeler. Bu yazıda, bu basit görünen dijital ifadenin ardındaki pedagojik anlamları, öğrenme teorileri…
Yorum BırakUlusal Proje Ne Demek? Tarihsel Arka Planından Günümüz Tartışmalarına Bir ülkenin geleceğini şekillendiren fikirlerin, politikaların ve yatırımların ortak adı: Ulusal Proje. Kavram basit görünse de, arkasında yatan anlam, yalnızca teknik ya da ekonomik değildir. “Ulusal proje”, bir toplumun kimliğini, hedeflerini ve kolektif idealini somutlaştıran bir çerçevedir. Bu nedenle, tarih boyunca her devletin “ulusal proje”sinin biçimi, onun siyasal yapısına, ideolojik yönelimine ve ekonomik kapasitesine göre değişmiştir. Tarihsel Arka Plan: Modernleşme ve Ulus İnşası Ulusal projeler genellikle devletlerin modernleşme dönemlerinde doğar. 19. yüzyılda Avrupa’da başlayan sanayi devrimi ve milliyetçilik dalgası, ulus-devletlerin temelini oluştururken; her ülke kendi kimliğini korumak, güçlendirmek ve çağdaşlaşmak için…
Yorum BırakKamulaştırılan Taşınmaz Satılabilir mi? Aşk, Strateji ve Empatinin Gayrimenkul Hali Gayrimenkul hukuku kulağa sıkıcı gelebilir ama bugün konuyu bir hukuk dersinden çok bir “ilişki terapisi” havasında ele alıyoruz. Kahvenizi alın, kemerlerinizi bağlayın… çünkü biraz mizah, biraz strateji ve bolca merakla kamulaştırılan taşınmazların gizemli dünyasına dalıyoruz! — 💼 Erkeklerin Stratejisi: “Sat gitsin, yolumuza bakalım!” Erkeklerin çoğunun gayrimenkul konularına yaklaşımı bellidir: “Çözüm odaklıyım kardeşim, eğer taşınmaz kamulaştırıldıysa satalım gitsin, başka yatırım yaparız.” Evet, mantıklı… ama dur bakalım, o kadar da kolay değil! Kamulaştırma, devletin “Bu taşınmaza kamu yararı için ihtiyacım var” deyip el koymasıyla başlar. Yani artık o taşınmazın tapusunda sizin adınız…
Yorum BırakKameriyye Ne Demek? Gölge mi, Göz Boyama mı? Şunu peşin söyleyeyim: “kameriyye” yalnızca gölge sağlayan masum bir bahçe öğesi değil; kentlerimizin estetikle ilişkisini ele veren küçük ama yüksek sesli bir itiraf. Bir parkta, bir site bahçesinde ya da belediye meydanında gördüğünüz o dairesel/çokgen oturma üniteleri—ahşap ya da metal—bize “kamu mekânını nasıl ucuza derleyip toparlarız?” sorusuna verilmiş pratik ama tartışmalı bir cevabı fısıldıyor. Peki kameriyye ne demek gerçekten? Neyi çözüyor, neleri bozuyor? Kısa tanım: Kameriyye; bahçe, park ve kamusal alanlarda gölgelik ve buluşma noktası olarak kullanılan, çoğunlukla dairesel/çokgen planlı, üstü açık ya da örtülü, oturma elemanı içeren küçük yapı. Pergola/gazebo ailesinin…
Yorum Bırak